24 Ağustos 2023 Perşembe

AĞRI DAĞI FAALİYETİ

FAALİYETİN AMACI : Alpinist Zirve Faaliyeti

HAVA DURUMU : Güneşli ve yer yer sisli

KATILIMCILAR: Memet Güngör, Hüseyin Polat, Hasan Arman, Mahmut Şan. Andaç Alsina, Ceren, Fidan Gökcan, ,

 

Faaliyet Akışı:

Yukarıda belirtilen ekip 22 Ağustos Cuma günü İstanbul’dan yola çıktı.  23 Ağustos günü Doğubeyazıt’a varıldı, varış günü destinasyon otelinde dinlenilerek geçirildi.

24 ağustos pazartesi sabahı dolmuşla dağa geçildi. Ekip 3200 kampına 4 saatlik yürüyüşün ardından ulaştı.(10:00-14:00)

Ekip 2 gün kalmayı planladığı kampı 3200m kamp alanında kurdu. Ertesi gün aklimatizasyon amacıyla 4200m kampına bir uyum tırmanışı yapılıp ana kampa dönüldü. Çıkış 3 saat 20 dakika iniş 1,5 saat sürmüştür.

Kampta dinlendikten sonra Çarşamba günü katırlar kullanılarak kamp 4200 e taşındı. 3200 den 2 saat 55 dak’da 4200 kampına ulaşıdı. Çadırları kuruldu hava daha soğuk olduğu için sıcak sıvılar alındı. 2. Kamp konfor koşulları alan genişliği ve güvenli kamp alanı kriterleri bakımından ana kamptan daha düşük standartlara sahip bir kamp alanıydı. Hasan arman arkadaşımızın zirveye çıkış günü öncesi soğuk algınlığı rahatsızlığı dışında ekip üyelerinde yüksekliğe bağlı dağ hastalığı belirtileri görülmemiş herhangi bir kaza yaşanmamıştır. 2. Kamp nispeten yüksek konumda olduğu için ana kamp a göre yüksekliğini belli etmiş, dağların yükseldikçe sert koşullara ve ciddiyete büründüğünü hissettirmiştir.                              Ülkemizin en yüksek dağı olan bu dağda hem de kültürel olarak medeniyetler için de anlamlı bu lokasyonun farkında olarak hem ne kadar mükemmel bir ülkede yaşadığımızın bir kez daha farkına vardık.

Zirve için 27 Ağustos Perşembe günü 03:15 de zirve yoluna çıkıldı dik bir çarşak boyunca 6 saat süren bir tırmanmanın ardından ekip zirvedeydi. Zirvede sadece krampon bağlama süresince kalındı. Fotoğraf çekilip aşağı inilmeye başlandı(hava sisli soğuk ve rüzgarlıydı)

Saat 11 civarı 4200 kampına inildi. İnerken bir gruptan birileri kaybolması nedeniyle bununla ilgili ekip arama çalışmasına destek verdi, söz konusu kişilere ulaşıldı.

Ekibin planı zirveden dönüş günü hiç dağda beklemeden 4200 den aşağı inmekti.13 te 2. Kamp yerinden kamp toplanıp ekip inmeye başladı ve saat 19: 00 gibi herkes otele varmıştı.

Otelde dinlenmenin ardından 28 ağustos Cuma günü ufak bir kültür gezisinin (Nuh’un gemisi) sonrası 11 de hareket eden İstanbul otobüsü ile geri dönüldü.

 


30 Ocak 2010 Cumartesi

BALLIKAYALAR TEMEL KAMPÇILIK EĞİTİMİ





FAALİYETİN ADI :                  BALLIKAYALAR TEMEL KAMPÇILIK EĞİTİMİ

 

FAALYETİN AMACI:               EĞİTİM KAMPI

 

FAALİYET SORUMLUSU:     HÜSEYİN POLAT

 

FAALİYET TARİHİ:              27-28 ARALIK 2008

 

HAVA DURUMU:                 SOĞUK,ZAMAN ZAMAN YAĞMURLU,KAPALI HAVA

 

FAALİYETE KATILANLAR:

 

·        Hüseyin Polat

·        Alper Çalışkan

·        Muharrem Çoban

·        Dilem Ayşil

·        Abdullah Yalvaç

·        Yasin Yılmaz

·        Gizem Sönmez

·        Filiz Bakır

·        Şeyma Aksoy

·        Çağlar Eker

·        Eda Tok

·        Cemre Çayırcı

·        Alper Coşkun

·        Andaç Alsina

 

 

 

DETAYLAR:

 

27  ARALIK CUMARTESİ : Sabah 08:00 de avcılardan 7 kişi ile servisimiz yola çıktı. Yol üzerinde herkesin binmesi ile 15 kişilik ekip ballikayalara doğru yola koyuldu.

Yolculuk esnasında Istanbul yollarına belli ki aşina olmayan serviş şöförümüz fenerbahçe turu attirdi bize. Saat 11 sularında tavşnalı köyüne vardık. Son hazırlıklar,alışveriş vs. tamamlandı ve köyden nizami bi şekilde kamp alınına doğru yürünmeye başlandı.Balliya vardik ve bizi gülümsemesiyle karşılayan ramiz abinin(gözlüklü esmer abi) ilk sözü milli park ücretiydi.Lisanslı sporcular olduğunu söylediğim arkadaşlarımdan indirimli olarak adam başı 1 tl alan ramiz abiden kurtulmuş olduk.

Bu Alana ücret ödemeye bir çok arkadaşımız karşı, evet normal fakat burası devlet tarafından bu kişilere kiralandığı için giderken onların arazisiine gittiğinizi unutmayın ve diretmeyin! abi alacak parasını malesef.

 

Problem bununla da bitmiyordu yazları kuruyan çayımız o tarihte yağışların bol olması nedeniyle gürül gürül akıyordu,kokunc olan; köprüyü geçen yıl sel almış. Kara kara düşünürken bakim geçebiliyormuyum diyen arkadaşlarımı da geri çevirmek zorunda kalıyordum.Göründüğü gibi değildi ve kesinlikle ayakları suya batacaktı ve taşlar kayacaktı,sonuç suda balık olacaklardı o soğukta.Bunu istemiyordum.  

Tekrar Ramiz abiye abi denize düşmeden sana sarılalım çaresizliği ile su kanalının üzerinde duran büyük merdiveni istedim. Vermedi!. Daha küçük olanı verdi.Onu yukarda çayın daralan bi yerine dayadım ve hekes once çanta sonar kendisi karşıya geçti.Bu tarihlerde gdilecekse ve halen ballıda köprü yapılmadıysa karşıya atlayarak fln geçmek yerine bu tür çözümlere gidilmeli.

Çayla boğuşmak 1 saatten fazla sürdü.13:45 sularında yukardaki platoya ulaştık.Kampı yine her sene olduğu gibi buraya atacaktık.

Fazla beklemeden kampçılık ve ekpmanları ile ilgili teorik bilgileri hızlıca tekrarladım.Dediklerine gore kısa ve  faydalıydı bu güzel. Hemen kamp kuruldu.

Yeme içme sohbet darken akşam oldu ateş yakalım dedik,fakat bu ateşi yakmak hiçte kolay olmadı,performanslı bir ateşte yakamamıştık çünkü kuru sandığımız odunların içi su ile doluydu.

Sabah 4’te herkesin trekking hazır olmasını söyledikten sonra herkes uyudu.Sabah 3-4 arası çadırı başlarına yıkılan üyeler şaşkınlıkla uyandılar çadırlardan “tamam hüseyin abi kalkıyoruzzz yapmaa” diye sesler yükseliyordu.Halbuki bende çığlılkarla uyanmıştım ve yıkıcı timin(andaç) iş başında olduğunu anladım gülerek toparlandım çıktım çadırdan.

Herkes saat 4 te hazırdı trekking olmayacağını ve bu saatte uyanmalarının da  eğitimin bir gereği olduğunu anlattım.

 

 

 

28 ARALIK PAZAR: Sabah 9 da herkes asıl trekking için hazırdı. Yağmur başladı fakat tabiki bu bizim için engel olmayacaktı hatta eğitimi daha verimli kılacaktı herkes hazırlandı tam yola çıkıldı yağmurda çocuklara acımış olcak kesildi.2 Saatlik trekking bulunduğumuz tepenin sırtından tarlaların kenarından vadinin başlangıcına doğru yapıldı.Kampta bir arkadaş kampı kollamak üzere bırakıldı malum orası yerleşim birimine yakın bi yerdi.

14 civarı kamp toplanmaya başlandı,çöpler tamamen toplandı,kamp yükü nizami bi şekilde çantalara konuldu ve aşağı doğru ilerledik.Dönüşte kullanmak üzere sakladığımız merdiven orada duruyorudu aslanım benim! Dikkatli bi şekilde karşıya geçildi. Son olarak geçen andaçın batonunu dere almıştı suya düşen baton olsun herkes sağ salim karşıdaydı.

Son olarak andaç arkadaşımızın tıpcı kimliğinden yararlanalım dedik aslında güzel olan şuydu grubun yarısı tıpcıydı.15 Dakika dağda kaza geçirmiş bir kişiye ilk müdehalenin nasıl olması gerektiği,onu taşıma yöntemleri ve dikkat edilmesi gereken hususları andaç kısa bir eğitim ve uygulamasıyla anlattı.

Saat 16:30 da köyde bizi bekleyen servisimize binip geri döndük.

 RAPOR: Hüseyin Polat



 


KAYACIK, EMLER BATI YÜZÜ TIRMANIŞI

FAALİYETİN ADI: KAYACIK, EMLER BATI YÜZÜ TIRMANIŞI

FAALİYET TARİHİ: 05.10.2009

HAVA DURUMU: OLDUKÇA AÇIK BİR HAVA

FAALİYETE KATILANLAR:
Cem KIYAK ANADOSK Anadolu Üniversitesi Doğa Sporları Kulübü
Mahmut ŞAN İDOSK İstanbul Üniversitesi Doğa Sporları Kulübü


Rota :Emler Batı Yüzü (3723m.)

Zorluk :Kaya II,III, Alpin derece PD+

Süre :6 saat (Dağ evinden)

Zemin Durumu :Sıfır Kar, Kuru zemin.

Kamp yeri :Mümtaz Çankaya Dağ evi arkası
Faaliyet Raporu:
İki gün önce ki İtoturumu Kulesi tırmanışımızın ardından bugünkü hedefimizde 3723m. Yüksekliğindeki Emler Dağının Batı yüzü.
Saat 04:00 da kalkıp sağlam bir kahvaltı yaptıktan sonra dağ evinin arkasındaki kamp noktamızdan 05:00 da hareket ettik. Sokulluya ilerlerken karşımıza çıkan çoban köpekleri biraz sıkıntı yarattı koyun sürüsünün arasına dalmamıza izin vermeyen köpekler yüzünden dik vurmak zorunda kaldık ve azda olsa zaman kaybettik.
Genelde rota bulma sorunları yaşanan bir parkur olmasına rağmen, iki gün önce İtoturumu Kulesinden rota girişini çektiğimiz fotoğraf sayesinde hiç sıkıntı çekmedik.
Rotaya yaklaşırken karşımıza gelen ilk kuleyi sağımıza alarak yukarı çıkmaya devam ettik ikinci daha küçük kuleyi de sağımıza alarak geçtiğimizde ulaştığımız düzlük, beli anımsatıyor saat 06:40.
Burada kuleyi arkamıza aldığımızda sağ tarafımızda akarsuların iz yaptığı bir uzun kaya kulvarı var yönümüzü değiştirmeden II, III derece basit kaya tırmanışlarıyla sağdaki akarsu oluğuna inmeden yükseldik. 1.5 saat kadar aynı şekilde devam ettikten sonra sağa doğru ilerleyerek kayacık sırt hattına çıktığımızda sağımızda kalan Karayalak vadisini gördük sırt hattını takip ederek saat 09:00 da Kayacık zirvesine ulaştık.
Birkaç fotoğraf çekildikten sonra Emler Batı Yüzü sırt hattından devam ettik karşımıza gelen mantar kayaya yaklaşırken sırt hattının tıkandığını bildiğimiz için hafif hafif 150 metre kadar irtifa kaybettik ve aynı doğrultuda devam edip tekrar sırt hattına yükseldik.
Bu bölgeden sonra eğim yavaş, yavaş artmaya başlamasıyla II, III derece kaya tırmanışlarıyla Emler sırt hattına yükseldik ve saat 11:18 de 3723 metre yüksekliğinde ki Emler dağının zirvesine ulaştık.
Güzel açık havada zirvenin keyfini sürdükten sonra Karayalak vadisinden Sokullu Pınarına inerek 15:00 da 1600 metre yüksekliğinde ki kamp noktamıza vardık.

Rapor:Mahmut ŞAN

11 Nisan 2008 Cuma

21–23 Aralık 2007 uludağ





ULUDAĞ KIŞ TIRMANIŞI RAPORU

Faaliyet: Uludağ Kış Zirve Tırmanışı

Rota: Klasik

Tarih: 21–23 Aralık 2007

Ekip: Mehmet Burak Şahin, Mehmet Yasin Vatansever, Nurcan Tarhan

Hava Durumu: Açık yer yer rüzgarlı

21 Ocak 2007 sabahı Yenikapı Feribot iskelesinden Yenikapı-Mudanya hızlı feribotuna (saat 7.30) binilerek Burgaz-Mudanya iskelesine varıldı. Buradan kalkan otobüslerle Bursa Batı Garajına, buradan bursaray metrosuyla Şehreküstü durağına gidildi. Buradan da kısa bir yürüyüşle Uludağ minibüslerinin kalktığı Tophane semtine varıldı. Yaklaşık bir saat süren bir yolculuğun ardından Uludağ Oteller Bölgesine saat14.00 civarı varmış olduk.

Burada hazırlıklarımızı tamamlayarak kamp bölgesi olan volframa doğru hareket ettik. Geçen sene faaliyete geçen telesiyeje adam başı 5’er YTL vererek volfram binalarının çok yakınına kadar ulaştık. 15 dakikalık bir yürüyüşün ardından saat 16.30 gibi kampımıza varmış olduk.

Çadırımızı rüzgardan korunmak için orda bulunan binalardan birinin içine kurduk. Akşam yemeğimizi yedikten sonra yine aynı yere çadır kurmuş Bilkentli arkadaşlarla dağın durumu ve farklı rotalar üzerine fikir alışverişi yaptık. Ertesi gün klasik rotadan zirve tırmanışı yapmayı kararlaştırdık. Bilkentli arkadaşlar da kar çanağından “diyagonale” tırmanma kakarı aldılar.

Sabah saat 04.20’de uyanıp zirve hazırlıklarını yaptık. Saat 06.40’da yola çıktık. Hava oldukça açıktı. Yer yer oldukça kuvvetli rüzgar esse de genel olarak sakin bir havada tırmandık. Yavaş bir tempoda tırmanarak saat 11.00 sularında zirveye ulaştık. Zirvede yaklaşık bir saat dinlendikten sonra saat 14.00 sularında kampa döndük.

Hızlı bir yemek ve dinlenmenin ardından Mehmet Yasin yanında getirdiği boardla (Türkçeleştiremedim) kaymayı öğrenmeye çalıştı.

Ertesi gün erkenden oteller bölgesine döndük. Burada Mehmet ve Nurcan board kaydılar ve faaliyetimiz sona erdi.